Selma Gürbüz

Selma Gürbüz (1960-2021)

“BENİM İÇİN HER SERGİ BİR HESAPLAŞMADIR.” 

“Dünya Diye Bir Yer” sergisi devam ederken dünyayı terk eden sanatçı: SELMA GÜRBÜZ. 

“En başından beri hayvanlar, insanlar ve hatta adlandırılması güç mahluklar resimlerimde bir araya geliyorlar. Hepsi doğanın bir parçası gibi benim için. Hepsi birlikte bir mitologyayı, bir evreni oluşturuyor. Ben o doğaya, o hayvanlara aşığım.’’ 

   Hayvanlar ve doğa, öteden beri onun resimlerinde çok merkezi bir yere sahip olmuştur. Bu yüzden yakın zamanda gittiği Afrika gezisinde hayvanların doğal yaşam alanına girdiğinde, onlarla yakınlaşıp göz göze geldiğinde ve onları uzun uzun izlediğinde tarifsiz duygular yaşamıştır. Resimlerinde insan figürleri de yer almıştır. Bu nedenle Afrika gezisinde ilk insan ayak izinin bulunduğu başka bir deyişle ilk insanın ortaya çıktığı bölge Ngorongoro Krateri de Gürbüz’ü çok etkilemiştir. Çünkü orası tuvallerindeki insan figürlerinin köklendiği yerdir. Gürbüz Afrika’da yaşadığı bu deneyimlerden sonra hayal gücünde sonsuz ufuklar açıldığını söylemiştir bir röportajında. 

   Gürbüz, dans eden iskelet resimleri de yapmıştır. Ona göre: topraktan geldik, toprağa döneceğiz ve bu yaşam döngümüzün bir parçasıdır iskeletler.” Gürbüz, iskeletleri resmederken, aslında ölümle hesaplaştığını dile getirmiştir. Bu hesaplaşmayı yaparken, üstün yeteneği ve tekniği sayesinde, iskelet gibi insana itici gelen bir figürden eşsiz estetiğe sahip eserler ortaya çıkarmıştır. 

Gürbüz resimlerini yaratırken resimle bir bütün olup, onun içinde kaybolduğunu, adeta resmin bir parçası haline geldiğini ifade etmiştir. Gürbüz yarattığı bu eserlerde cesaretle, korkmadan iç dünyasını tuvallerine yansıtmıştır. Dünyasını açtığı izleyicisinin de kendisi gibi korkularıyla, kabuslarıyla, rüyalarıyla, içlerinde kopan fırtınalarıyla ve ölümle yüzleşmelerini istemiştir. 

   Gürbüz her eserinde ayrı bir hikaye anlatmıştır. Anlattığı hikayelerin konularını, yaşadığı dünyadan seçmiş, zamandan ve mekandan bağımsız bir biçimde tuvale aktarmıştır. Hikayelerindeki kahramanlar, insan hayvan karışımı figürlerdir. Bu figürlere cinsiyet katmamıştır. Doğayı resmederken de hayal gücünü sonsuz kılmıştır. Ustaca işlenmiş büyüleyici figürlerle masalsı manzaralar yaratmıştır. Gürbüz’ün eserlerine baktığımızda yaşadığımız gerçek dünyayı görmesek de bize hayatı ve insanın bu hayattaki hallerini göstermeyi amaçlamıştırGösterişten uzak ve yalın olmasına rağmen, sabırla, titizlikle, büyük emek harcayarak yaptığı eserlerde çok şey anlatmıştır. İzleyicinin bakınca gözlerini alamayacağı, sürekli yeni keşiflerde bulunacağı, yeni anlamlar çıkaracağı, bambaşka detaylarla karşılaşacağı tablolar yaratmıştır. Gürbüz’ün başarısının sırrı doğu felsefesi ve batı kültürünü harmanlarken, İngiltere’den aldığı resim tekniğini ustalıkla kullanmasıydı. Tabii ki yalnızca bu değil, aslında resimlerini eşsiz kılan şey onlara katmış olduğu ruhuydu. 

İstanbul Modern’de hala sürmekte olan serginin açılış konuşmasındaki cümleleri şöyleydi: 

"Yaptıklarımı izleyiciyle paylaşmak, dünyamı korkusuzca önlerine sermek tarif edilemez duygular verir bana. Her sergi aynı zamanda yeni bir düşüncedir, yeni bir duygudur benim için. O nedenle kendimi şanslı hissederim. Çünkü kafamın içi hep doludur. Sonu gelmeyen bir doluluk. Hiçbir sergimin son nokta olmadığını bilirim bu yüzden. Her seferinde yeni bir arayışla, yeni bir yutkunmayla, yeni bir söz söyleme ihtiyacı hissederim."  

   1960 yılında İstanbul’da doğan Selma Gürbüz, sanat eğitimine 1980 yılında İngiltere’deki Exeter College of Art Design’da başladı. 1984 yılında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nden mezun oldu. Paris, Roma, Buenos Aires ve Barselona dahil danyanın birçok şehrinde sergileri açılan Gürbüz’ün yapıtları, Londra’daki British Museum, Paris’teki Galerie Maeght Koleksiyonu, İstanbul Modern, Ankara Resim Heykel Müzesi’nin koleksiyonlarda da bulunuyor. 22 Nisan 2021’de İstanbul'da hayatının kaybetmiştir. (Gürbüz,S.2021)

Gürbüz, Artprice'ın 2016 yılında hazırladığı “Dünyada en çok satılan ilk 500 çağdaş sanatçı” listesinde 425. sırada yer almıştır.